Harun DağlıPsikolojiYAŞAMYAZARLAR

Karar Vermeden Önce Hatırlamanız Gereken Şeyler.!

Vira Vira

Denizcilikte yelkenleri yukarı çekip, yeni bir yolculuğa başlamanın müjdecisidir. Bana hem Yeni Türkü’nün meşhur şarkısını hem de onun etkisiyle yeni bir başlangıcı ve umudu hatırlatır.

Size Londra’nın Corona günlerinde evlerimize hapsolduğumuz ve yıl içerisinde çok az görebileceğimiz, yaz benzeri bir havada, bahçemden yazıyorum.

Hilton Otellerin’de genel müdür olarak geldiğim İngiltere macerama, topluluk önünde konuşma ve hikaye anlatımı eğitimcisi olarak devam ediyorum.

İngiltere ve macera demişken, Lewis Carrol’un “Alice Harikalar Diyarında” kitabını bilmeyenimiz yoktur. Konuyla alakalı olarak hatırladığım bir bölümle devam etmek yerinde olur diye düşünüyorum;

Kitap, Alice adında bir kız çocuğunun, bir tavşan deliğinden geçerek, girdiği fantastik bir dünyada, başından geçen maceraları anlatır.

Bir gün Alice, yolun çatallaştığı bir yere gelir. Önündeki yol ayrımına bakar, kafası karışmıştır. O sırada ağacın birinde bir kedi görür ve ona sorar;

– ‘Hangi yolu seçmeliyim?’ ⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀

– ‘Bu sorunun yanıtı nereye gitmek istediğine göre değişir?’ der kedi.

– ‘Bilmiyorum’ der Alice, ‘Neresi olursa!’⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀

– ‘Öyleyse’ der kedi, “Nereye gideceğini bilmiyorsan, hangi yoldan gittiğinin hiçbir önemi yok.”

Hepimiz hayatımızın bir noktasında, tıpkı Alice gibi hissetmişizdir mutlaka; kendimizi yollara vurup, nereye gitmek istediğimizi bilmediğimiz anlar? Yola en başta neden çıktığımızı unuttuğumuz anlar? Ya da kaybolduğumuzu, yorulduğumuzu hissettiğimiz anlar?

Peki ne yaparsınız o anlarda? Hangi yolu seçeceğinize nasıl karar verirsiniz?

Kervan yolda düzülür misali, “Bir yola çıkayım da gerisi nasılsa gelir” diyenlerden misiniz?  ⠀⠀⠀⠀

Yoksa; size çizilen yolları, başka yolların da mümkün olabileceğini düşünmeden gözü kapalı takip edip, sonu belli bir çıkmazın içerisinde dönenip durur musunuz?

Oysa ki; her hikayede kahraman bir yolculuğa çıkar, çoğu zaman bu maceraya yolu bilmeden çıkar. Yol önündedir, yürüdükçe açılır.

Arthur Ashe bu konuda; “Başarı bir yolculuktur, hedef değil. Bunu yapmak genellikle sonuçtan daha önemlidir.” der.

Her bir macera sonunda nasıl bir kişi olacağımız; tanıdığımız yeni kişilikler, bu yolculukta edineceğimiz beceriler ve iç dünyamızdaki değişimin büyüklüğü ile doğru orantılı olarak değerlendirilir.

Yani yolculuğun kendisi, başta koyduğumuz hedeflerin kendisini aşar, hatta nihai sonuçta hedeflerimiz inandığımız kadar önemli de olmayabilir.

Bu anlamda yolculuklarla ilgili üç önemli çıkarımım var;

  1. Çabalamalarımız ulaşacağımız noktadan daha önemli ve değerlidir.
  2. Elde edeceğimiz kazanımlar üzerine çıkacağımız her yolculuk, bizi yolda öğrenebileceğimiz daha değerli hayat bilgisinden alıkoyar. Yani sadece bir hedefe kilitlenerek yapılacak yolculuk, sizi hayal kırıklıklarına uğratır ve yeni şeyler öğrenip daha iyi yerlere ulaşmanıza engel olur.
  3. Her yolculuk karakterimizin şekillenmesinde önemli yer tutar. Karakterimizin gücü, yolculuğumuz boyunca karşımıza çıkan zorluklar ve onlarla başa çıkabilme becerimizle doğru orantılı olarak gelişir.

Oruç Aruba “Yürüme” adli kitabında bu konuda, “Yola çıkan kişi, nereye ulaşabileceğini, ancak yürüyüp, yolu aşıp, vararak bilebilir; yol, yürünmeden, bilinmez…” der.

Öyle midir sahiden? Asil olan yol değil de yolculuğun kendisi midir? ⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀

Ben kendi adıma bu yazı ile yeni bir maceraya açıldığımı düşünüyorum. Sizlerle tanışmak, sizlere ulaşmak ve beraber büyümek yolun nereye çıkacağından daha önemli benim için.

Sahi, siz bir yola nasıl çıkıyorsunuz? Ya da yolları nasıl yürüyorsunuz?

Benimle yol arkadaşlığı etmek isterseniz, hikayelerimle sizlere eşlik etmekten mutluluk duyacağım;

“Vira vira demir aldı dünya, Açılmış hayalleri rüzgarlara,

Vira vira dalgalandı bu dünya, Terk edip halatları limanlarda…”

Harun Dağlı

Düzgün Konuşma ve Hikaye Anlatımı Eğitmeni

Email: contact@speak2impress.com

Web Sitesi: www.speak2impress.com

Editör: editor@objedergi.com

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu